Eşsiz doğası, zengin tarihi ve kültürü ile emsalsiz bir turizm kenti olan Şanlıurfa her ne hikmetse turizmden hak ettiği payı alamıyor. Şanlıurfa'mızın her yerinden tarih ve kültür fışkırıyor. Bunun son örneğini Göbekli Tepe ile yaşadık. Her ne kadar yapılan Arkeolojik çalışmalar sonucu Göbekli Tepe tarihin bilinen en eski ve en büyük tapınağı olarak gün yüzüne çıkarılmış olsa da tarihi sil baştan yazdıran bu önemli keşif Şanlıurfa'mızı turizmde hak ettiği yere henüz taşıyamadı.
Maalesef Gaziantep başta olmak üzere çevre iller bile Urfa sınırları içinde kalan ve şehir merkezine sadece 22 km uzaklıkta olan bu şaheseri turizmde pazarlayabiliyorken biz henüz toplantı yapmakla , ne yapacağımızı konuşmakla yetiniyoruz.
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde bulunan ve Dünyanın dikkatini çeken Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'de insanlık tarihinin bilinen ilk tapınakları yer alıyor. Bu kadar önemli bir eseri niçin komşu iller pazarlayabilirken bizler başarılı olamıyoruz bunu düşünmemiz ve şapkayı önümüze koymamız gerekir!
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi'nin girişinde bulunan panoda İngiltere'deki Stonehenge'in M.Ö 2500'de, Mısır piramitlerinin M.Ö 2600'de, Mezopotamya Zigguratları'nın M.Ö 4000'de, Portekiz'deki Almenders Cromlech'in M.Ö 6000'de, Göbeklitepe'deki tapınakların ise M.Ö. 12.000'de inşa edildiğini belirten tarihi bir çizelge bulunuyor. Bu çizelge bile gelenleri büyüleyecek derecede önemli bilgiler sunarken hala Şanlıurfa'nın bunu bir turizm destinasyonuna dönüştürememesi sorgulanmalı!
Turizmde çok ilginç bir durum söz konusu. Birçok şehir turizm destinasyonları konusunda büyük yarış içerisinde.Örneğin Hasankeyf ve Nemrut'u düşünün.Şehirler buraların pazarlanması noktasında rekabet içerisindeler.Fakat, yarışın sonunda şehir merkezi, çevresi ve talep gören bölge birlikte harmanlandığında başarılı olunabiliyor.Bu durum Şanlıurfa içinde geçerli.Göbekli Tepe'yi kültür, tarih, doğa ve peygamberler şehri algısı ile birlikte sunduğunuzda Şanlıurfa'ya ait olan turistik bir destinasyonun başka şehirler tarafından pazarlanmasının önüne geçersiniz.
Burada Valiliğin ve Şanlıurfa Belediyesinin liyakat sahibi işi bilen profesyoneller eli ile bu süreçleri yönetmesi gerekmekte. Kamu ve özel sektör işbirliği ile çözülemeyecek sorun olmadığını düşünüyorum. Nitekim, sadece kamunun yönetim anlayışı Şanlıurfa turizmde hak ettiği yere gelemez. Çünkü; turizm pazarlaması çok yönlü ve agresif bir anlayışı gerektirir.
Şanlıurfa'yı bir marka şehir yapma yönünde adımlar atılmaya hazırlana dursun atı alan Üsküdar'ı geçti de, Göbekli Tepe'ye turlar düzenliyor. Fakat maalesef burada biz yokuz !
Düşünsenize Şanlıurfa'ya geliyorsunuz ve şok oluyorsunuz. Bildiğiniz bütün ezberler yıkılıyor. M.Ö. 10 bin yıl önce insanlık bir inanç merkezi inşa etmiş. İnanılmaz bir mühendislik dehası var. İnsanlık tarihini değiştiren bir destinasyon kendi kendini satan her gün binlerce turistin ziyaret ettiği bir yer. Fakat, Başka şehirler ile anılıyor. Bu durum kentimizi yönetenlerin Göbeklitepe'nin ve Şanlıurfa'nın markalaştırılmasına kayıtsız kalışlarındandır.
Şanlıurfa'nın turizmden hak ettiği payı alması için yapılması gerekenleri sıralamak gerekirse;
-Kültür turları bünyesinde Şanlıurfa'ya maksimum bir gece konaklama verildiğini görüyoruz.Oysa Şanlıurfa şehir merkezi ve çevresindeki turistik değerler ile birkaç güne sığmayacak kadar önemli bir destinasyon.Mahalli idarenin ve yerel Turizmcilerin büyük seyahat acentelerine bunu anlatması gerekiyor.
-Yine uçuş rotaları açısından baktığımızda acenteler yolcularını Diyarbakır, Adıyaman ve Gaziantep'e uçurmaktalar.Burada uçuş seferlerinin arttırılması ve turların çıkış noktasının Şanlıurfa merkezli olması için çalışma yapılması gerekmektedir.
-Göbekli Tepe'nin iç pazarda tanıtımından çok yurtdışında tanıtımı daha önemli, Çünkü, İnanç ve Kültür turizmi özellikle Avrupa, Çin ve Amerika kıtası için önemli bir turizm çeşidi. Pazar iyi analiz edilmeli!
- Bilindiği üzere turizmi geliştirmek amacı ile Şanlıurfa Turizmi Geliştirme A.Ş kuruldu. Fakat, her ne kadar bu kurum, turizm alanlarında altyapı eksikliklerinin tamamlanmasının takip edilmesi, konaklama arzının arttırılması, turizm standartlarının ve kalitesinin geliştirilmesine yönelik hedefler ile yola çıkmış olsa da henüz turizmin hedeflenen noktada olmadığı görülüyor. Bu kurumun yapısı ve hedefleri gözden geçirilmeli. Başarıları yada başarısızlıkları halk ile paylaşılmalı!
-Günü birlik gelen turistlerin şehirde daha çok kalmalarını ve konaklama yapmaları sağlanmalı bu kapsamda alt yapı eksiklikleri giderilmeli.
-Profesyonel şekilde yapılacak reklam ve tanıtım faaliyetleri ile bölgeye yönelik talep oluşması sağlanmalı.
-Şanlıurfa'mıza gelen turistlere yönelik olarak yiyecek-içecek alanında gastronomi değerleri sunmalıyız.
-Şanlıurfa'da bulunan ve üç ilahi din açısından önemli olan kutsal yerleri tanıtmak, kültür ve inanç turizmine önem veren üçüncü yaş turistleri şehrimize çekecektir.
-Yöre halkına turizmin ve turistik yerlerin korunmasının önemi anlatılmalı halkın turistik mekanları koruması ve tahrip etmesi engellenmelidir.
-Gelen yerli ve yabancı turistlerin konaklayacağı yeterlilikte yatak arzı sunan ve kaliteli hizmet sunan otellerin sayısı arttırılmalı, mevcutların hizmet kalitesi denetlenerek iyileştirilmelidir.
Şanlıurfa insanlık tarihinin başladığı en eski tarihi tapınak Göbeklitepe'ye ev sahipliği yapan, üç ilahi dine ait kutsal mekanları içinde barındıran, yöresel mutfağı ile göz dolduran, doğası ve turistik değerleri ile inanç ve kültür turizmi için emsalsiz bir destinasyondur.
Buna rağmen biz halen turizmden hak ettiğimiz payı alamıyor, turistleri bu emsalsiz şehirde konaklatamıyor ve turizmde henüz marka olamıyorsak yönetenler bir şeyleri yanlış yapıyor demektir.
Gelin Şanlıurfa için turizmde doğruları yapalım. Çünkü, bu kent ve halkı kadim tarihi, zengin kültürü ve doğası ile turizm kenti olduğunu ispatladı.